Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır. Bu, küçük bir iyiliğin bile asla unutulmaması gerektiği anlamına gelen bir atasözüdür.
Kahve, Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir. Bir fincan kahve paylaşmak, dostluk ve misafirperverlik göstergesidir. Birine kahve ikram etmek, ona değer verdiğinizi ve onu önemsediğinizi gösterir.
Bu atasözünün kökeni hakkında farklı hikayeler var. Bir hikayeye göre, bir adam bir kahveciye borçlanır ve uzun süre ödeyemez. Kahveci adama her gün kahve vermeye devam eder ve sonunda adam borcunu ödeyebildiğinde, kahveciye “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” der.
Başka bir hikayeye göre ise, iki dost her yıl birbirlerini ziyaret eder ve her buluşmada bir fincan kahve içerler. Yıllar sonra, dostlardan biri ölür ve diğer dost onun mezarına bir fincan kahve dökerek “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” der.
Hangi hikayenin doğru olduğundan bağımsız olarak, “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” atasözü, küçük iyiliklerin bile önemli olduğunu ve asla unutulmaması gerektiğini bize hatırlatır.